0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İYİ Parti Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e depremin ardından Hatay’da yaşanan eğitim sorunlarıyla ilgili bir mektup yolladı.

İYİ Parti Hatay Milletvekili Adnan Şefik Çirkin, mektupta Hatay’daki eğitim sorunlarının acil çözüm gerektiren sorunlar arasında olduğunu belirterek, dayanışma çağrısında bulundu. Milletvekili Şefik Çirkin mektupta, “Bir Hatay milletvekili olarak, bir Hataylı olarak bize düşen görev ne ise yapmaya hazırız. Çünkü sorunumuz çok, çünkü sorunlarımızın çözümü aciliyet gerektiriyor. Birlikte hareket edebilmemiz fedakarca görev yapmaya çalışan eğitim neferlerimize de, okullarımızda yaşanan sorunlar nedeniyle eğitim hakkından mahrum kalan veya kalacak öğrencilerimize de borcumuz. Gün siyasi rekabet değil, dayanışma günüdür” dedi. İYİ Parti Hatay Milletvekili Çirkin, Milli Eğitim Bakanı Tekin’e depremin ardından Hatay’da yaşanan eğitim sorunlarını ve çözümü için iş birliği önerdiği bir mektup gönderdiği bildirildi. Çirkin’in mektubu özetle şöyle:

“EĞİTİM SORUNU, ÇÖZÜMÜ ACİLİYET GEREKTİREN SORUNLARIN BAŞINDA GELMEKTEDİR”

Depremin üzerinden yaklaşık 7.5 ay geçmesine rağmen ilimizde barınma başta olmak üzere birçok sorun ne yazık ki devam etmektedir ve çözümlenemeyen sorunlar çarpan etkisiyle birbirini tetiklemektedir. Hatay’daki eğitim sorunu da, çözümü aciliyet gerektiren sorunların başında gelmektedir… Ancak Hatay’da 2023-2024 Eğitim Öğretim yılı başlamasına rağmen çok sayıda öğrencimiz eğitim hakkından yararlanamamaktadır.”

HASARLI OKUL FAZLALIĞI EĞİTİMİN SAĞLIKLI YAPILABİLMESİNİ ZORLAŞTIRMAKTADIR”

Deprem nedeniyle yıkılan, hasar gören okul sayımızın fazlalığı eğitimin fiziki şartlarda sağlıklı yapılabilmesini zorlaştırmaktadır. Ancak, depremin yarattığı tahribatın yaralarının sarılmasındaki gecikme de bu zorluğu arttırmaktadır. Eylül ayında okulların açılacağı bilinmesine rağmen okul binalarının tadilatları bitirilememiş, birçok okulda da eğitim devam ederken tadilata başlanmıştır. Bu gecikme hem öğrencilerimizi hem öğretmenlerimizi motivasyon kaybına uğrattığı gibi, hasarı giderilememiş binalarda ders yapmak zorunluluğu deprem felaketini yaşamış çocuklarımızda, eğitimcilerimizde ve velilerimizde endişeye de sebep olmaktadır. Öğretmen ve öğrencilerimizin yaşadığı bir diğer sorun da ulaşım ve servis sorunudur. İlimizde depremden sonra toplu taşıma imkanı kalmamıştır. Öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin birçoğu okullarına uzak konteyner kentlerde yaşamaktadır. Deprem öncesi mahallelerindeki okullara giden öğrencilerimiz deprem sonrası birleştirilmiş okullara gitmek durumunda kalmıştır. Konteyner kentlerde yaşayan öğrencilerimiz Valiliğimizin imkanları dahilinde okullarına taşınacak olsa da, az hasarlı binalarda yaşayan öğrencilerimiz uzak noktalardaki okullarına servis imkansızlığı nedeniyle ulaşamamaktadır. Birçok ailenin, öğretmenlerimizin şahsi aracı olmaması, yine birçok ailenin özel servisle çocuğunu okula gönderecek maddi imkanının bulunmaması öğrencilerimizi eğitimden yoksun bırakmaktadır. Aynı sorunu ne yazık ki, ilimizde görev yapan eğitim neferleri öğretmenlerimiz de yaşamaktadır. Hatay’daki okullarımızda yaşanan bir diğer sorun da temizlik ve hijyen konusudur. Okullarımızın birçoğunda su tesisatlarının ve su depolarının zarar görmesi, okullarımızda hidrofor bulunmaması gibi nedenlerle temizlik yapılamamaktadır. Birden fazla okulun aynı binada eğitim öğretim yapmasının, öğrenci mevcudunun bu kadar kalabalık olduğu ortamlarda su ve temizlik sorunu yaşanmasının sağlık problemlerini de beraberinde getireceği ortadadır.

‘İŞBİRLİĞİ ÇAĞRISINDA BULUNUYORUM’

Çözümü konusunda uğraştığınıza inandığım sadece birkaç sorunu size tekraren arz ediyorum. Yazdıklarımı bir muhalefet partisi milletvekilinin eleştirisi olarak değil, ilimizin sorunlarını birlikte çözmek için iş birliği çağrısında bulunmak üzere dile getiriyorum. Bir Hatay Milletvekili olarak, bir Hataylı olarak bize düşen görev ne ise yapmaya hazırız. Çünkü sorunumuz çok, çünkü sorunlarımızın çözümü aciliyet gerektiriyor. Birlikte hareket edebilmemiz fedakarca görev yapmaya çalışan eğitim neferlerimize de, okullarımızda yaşanan sorunlar nedeniyle eğitim hakkından mahrum kalan ve/veya kalacak öğrencilerimize de borcumuz. Gün siyasi rekabet değil, dayanışma günüdür. Ben Hatay Milletvekili olarak ilimizdeki sorunu arz ettim. Biliyorum ki deprem sonrası yaşanan bu sorunlar afete maruz kalmış diğer illerimizde de fazlasıyla mevcut.”